Makyaj yapmadan veya saç spreyi sıkmadan evden çıkmayan kadınlar, hamile veya emzirirken bu alışkanlıklarını iki kere düşünmeliler.
Yeni bir araştırma, saç boyaları, kokular, losyonlar, nemlendiriciler ve oje gibi kişisel bakım ürünlerini, sağlığa zararlı olan sözde PFAS "sonsuza dek kimyasallar"ın daha yüksek seviyeleriyle ilişkilendiriyor. Araştırmacılar, suya, yağa ve ısıya dayanıklı oldukları için PFAS'ların 20. yüzyılın ortalarından beri tüketici ürünlerinde ve endüstride kullanıldığını söyledi. Yıllar içinde kalp sorunları, karaciğer hastalığı ve kanserler de dahil olmak üzere birçok sağlık sorunuyla ilişkilendirildiler. Yeni çalışma, hamilelik sırasında PFAS'a maruz kalmanın bebeklerde çeşitli sağlık sorunlarına yol açabileceğini öne sürüyor. Bunlar arasında erken doğum ve düşük doğum ağırlığının yanı sıra nörogelişimsel bozukluklar ve hatta aşıya daha zayıf yanıt yer alıyor.
Rhode Island'daki Brown Üniversitesi Halk Sağlığı Okulu'ndan çalışmanın yazarı Amber Hall ve ekibi, 2008 ile 2011 yılları arasında 10 Kanada şehrinde 2.000 hamile kadın üzerinde yürütülen bir çalışmanın verilerini analiz etti. Veriler, gebeliğin 6-13. haftasında kandaki PFAS seviyelerinin ve doğumdan sonra anne sütündeki PFAS seviyelerinin ölçümlerini içeriyordu. Katılımcılar, ilk ve üçüncü trimesterlerinde, doğumdan sonraki bir ila iki gün ve ardından doğumdan sonraki iki ila 10. haftalarda sekiz tür ürünü ne sıklıkla kullandıklarını bildirdiler. Tırnak bakım ürünleri, parfümler, makyaj, saç spreyleri, jeller veya boyaların daha fazla kullanımı, kandaki daha yüksek PFAS seviyeleriyle ilişkilendirildi. Üçüncü trimester kullanımı anne sütü konsantrasyonları için sonuçlar benzerdi. Doğumdan bir veya iki gün sonra kalıcı saç boyası kullananların sütlerinde %16 ila %18 daha yüksek PFAS seviyeleri vardı.
Makalenin/Haberin İngilizce versiyonuna buradan ulaşabilirsiniz. Haber Yayınlanma Tarihi : 21.11.2024
Haberi Sosyal Medyada Paylaş: